Boşanma davası sadece evlilik birliğinin sona ermesini değil, aynı zamanda eşler arasında kurulan mali ortaklığın da sona ermesini içerir. Bu kapsamda en önemli konulardan biri mal rejiminin tasfiyesidir. Mal rejimi tasfiyesi, eşlerin evlilik süresince edindikleri malların hangi kurallara göre paylaşılacağını belirleyen hukuki bir süreçtir.

Yasal Mal Rejimi: Edinilmiş Mallara Katılma
Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 202. maddesi uyarınca, eşler arasında başka bir mal rejimi kararlaştırılmadıkça, yasal mal rejimi olarak ‘edinilmiş mallara katılma’ rejimi uygulanır. Bu rejime göre her eş, evlilik süresince edinilen mallar üzerinde yarı yarıya hak sahibidir. Ancak kişisel mallar bu tasfiyeye dahil edilmez. Kişisel mallar TMK m. 220’de sayılmıştır: miras yoluyla gelen mallar, evlenmeden önce sahip olunanlar, kişisel kullanıma ait eşyalar vs.

Mal Rejimi Tasfiyesi Ne Zaman ve Nasıl Talep Edilir?
Mal rejimi tasfiyesi davası, boşanma kararı kesinleştikten sonra ayrı bir dava olarak açılabilir. Uygulamada boşanma davasıyla birlikte açılması da mümkündür ancak tasfiye kararı boşanmanın kesinleşmesine bağlıdır. HMK hükümleri çerçevesinde mal rejimi talepleri genellikle terditli dava veya karşı dava yoluyla ileri sürülür.

Katılma Alacağı ve Değer Artış Payı Alacağı
Tasfiye sürecinde en önemli kavramlardan biri ‘katılma alacağı’dır. TMK m. 231-236 arasında düzenlenmiştir. Eşlerden biri, diğerinin edindiği mallar üzerinde katkısı oranında alacak talep edebilir. Ayrıca, bir eşin diğer eşin malına katkı yapması durumunda ‘değer artış payı alacağı’ gündeme gelir.

Mal Rejimi Sözleşmesi ve Diğer Rejimler
Eşler, evlenmeden önce veya evlilik sırasında noterde düzenleme yaparak farklı bir mal rejimi de seçebilirler: mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı veya mal ortaklığı. Bu durumda tasfiye işlemleri seçilen rejime göre yürütülür. Mal rejimi sözleşmeleri TMK m. 203-206 arasında düzenlenmiştir.

Zamanaşımı Süresi
Boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren mal rejiminin tasfiyesi için 10 yıllık zamanaşımı süresi vardır (TBK m. 146). Bu süre içinde talepte bulunulmazsa, alacak hakkı düşer.

Sonuç
Mal rejimi tasfiyesi, boşanma sürecinin mali boyutunu oluşturan ve detaylı hukuki bilgi gerektiren bir konudur. Eşlerin evlilik süresince edinmiş olduğu malların adil bir şekilde paylaşılabilmesi için hukuki sürecin doğru yönetilmesi büyük önem taşır.

arama

hakkımda

Mesleğe adım attığım ilk günden bu yana, yalnızca kanun maddelerini ezberleyen değil; aynı zamanda olayın insani yönünü gözeten, gerçek ihtiyaçları anlayan ve her müvekkiline özel çözümler geliştiren bir hukukçu olmayı benimsedim.

Hukuku, insan hayatını doğrudan etkileyen ve dikkatle icra edilmesi gereken bir sorumluluk alanı olarak görüyorum. Bu bakış açısıyla, her gün mesleğimi yeniden sorguluyor, gelişime açık bir yaklaşımla hem kendimi hem verdiğim hizmeti daha ileriye taşımaya çalışıyorum.